Çalışmaya 609 (69.0%)’u erkek, 273 (31.0%)’sı kadın olmak üzere toplam 882 hasta dahil edildi. Bu hastaların yaş ortalamaları 44.7±15.0 yıl, VKİ ortala- maları 26.3±3.3 kg/m2, ortalama taş alanları 80.2±76.8 mm2ve ortalama operasyon süreleri 36.6±19.7 dakika idi. Taşların 300 (%34.0)’ü proksimal, 573 (%65.0)’si distal, 9 (%1.0)’u hem proksimal hem de distal üreter yerleşimli idi. Operasyon sonrası %90.4 taşsızlık sağ- lanırken, %97.1 hastada komplikasyon gerçekleşme- miştir. Hastaların genel demografik ve klinik verileri gösterilmiştir (Tablo 1).
Grup 1’de 582 (%69.2) erkek, 259 (30.8%) kadın; grup 2’de ise 27 (%65.9) erkek ve 14 (%34.1) kadın hasta bulunmaktaydı (p=0.730). Grup 1 için yaş ortalaması 44.5±15.0 iken, grup 2 için 50.0±15.0 olarak hesaplandı ve grup 2’de yaş ortalaması daha yüksekti (p=0.023).
Gruplar VKİ, ESWL öyküsü, taş cerrahisi öyküsü ve üreter kateterizasyonu öyküsü açısından karşılaştı- rıldığında anlamlı fark görülmedi (sırasıyla p=0.167, p=0.427, p=1.000 ve p=0.554). Sistemik hastalıklar ve taş hastalığı öyküsü grup 2’ de anlamlı olarak daha faz- la idi (sırasıyla %41,5 vs %23.1; p=0.013 ve %%75.6 VS %41.6; p˂0.001). Grupların demografik veriler ve taş hastalığı özgeçmişleri açısından karşılaştırılması göste- rilmiştir (Tablo 2).
Grup 1’de 291 (%34.6) proksimal, 550 (%65.4) distal, grup 2’de ise 9 (%22.0) bilateral proksimal, 23 (%56.1) bilateral distal ve 9 (%22.0) hem proksimal hem de distal üreter taşı mevcuttu (p˂0.001). Grup 1 için ortalama taş alanı 70.9±52.6 mm2 iken grup 2’de ise kümülatif olarak 271.1±180.2 mm2 hesaplandı ve anlamlı olarak daha büyüktü (p˂0.001). Gruplar arasında NCCT’de hesaplanan HU değerleri açısın- dan anlamlı fark yoktu (grup 1=755.7±375.3 ve grup 2=899.4±340.1; p=0.052). Gruplar arasında toplayıcı sistemde dilatasyonu, tanıda kullanılan görüntüleme tekniği, litotriptör türü, üreteral J stent ve üreter ka- teteri yerleştirilmesi açısından fark yoktu (sırasıyla p=0.578, p=0.985, p=0.532, p=0.130 ve p=1.000). Operasyon süresi grup 2 ‘de anlamlı olarak daha uzun idi (36.0±19.3 dk vs 48.9±23.7 dk.; p˂0.001). Grup 1 de genel anestezi, 50 (%5.9) hastada uygulanırken, grup 2’de ise anlamlı olarak daha fazla olmak üzere 7 (%17.1) hastada tercih edildi (p=0.013). Postoperatif 1. gün analjeziğe, grup 1’de 127 (%15.1) hasta ihtiyaç duyar- ken, grup 2’de 12 (%29.3) hastanın ihtiyacı oldu ve fark anlamlıydı (p=0.025). Yatış süresi grup 1’de 1.4±1.3 gün iken, grup 2’de 2.1±2.6 gün olup istatistiksel fark yoktu (p=0.082). Preoperatif serum kreatinin değeri grup 1’de 1.0±0.4 mg/dL iken, grup 2’de ise 1.8±1.9 mg/ dL ile anlamlı şekilde daha yüksekti (p=0.009). Posto- peratif serum kreatinin değeri açısından ise gruplar arasında fark yoktu (grup 1’de 1.0±0.3 mg/dL vs grup 2’de 1.1±0.4 mg/dL; p=0.286). Taşsızlık oranı açısından da gruplar arasında fark saptanmadı (Grup 1=%90.6 ve Grup 2=%85.4; p=0.274). Grup 1’de 816 (%97.0) hastada, grup 2’de ise 40 (%97.6) hastada komplikasyona rastlanmadı ve gruplar arsında fark yoktu (p=0.970). Grupların mevcut taş ve operasyon verileri açısından karşılaştırması ve komplikasyon detayları gösterilmiş- tir (Tablo 3 ve Tablo 4).
Taş yerleşiminin (unilateral / bilateral) operasyon başarısı (taşsızlık) üzerindeki etkisi, olası karıştırıcı değişkenler olan yaş, cinsiyet ve VKİ değişkenleri açı- sından kontrol edilerek tablo 5’de sunulmuştur. Tek değişkenli analizlerde olduğu gibi bu tabloda sunulan lojistik regresyon analizi sonuçları da taş yerleşiminin operasyon başarısı üzerinde etki bir değişken olmadı- ğını göstermiştir (p=0.322).
FINDINGS
Çalışmaya 609 (69.0%)’u erkek, 273 (31.0%)’sı kadın olmak üzere toplam 882 hasta dahil edildi. Bu hastaların yaş ortalamaları 44.7±15.0 yıl, VKİ ortala- maları 26.3±3.3 kg/m2, ortalama taş alanları 80.2±76.8 mm2ve ortalama operasyon süreleri 36.6±19.7 dakika idi. Taşların 300 (%34.0)’ü proksimal, 573 (%65.0)’si distal, 9 (%1.0)’u hem proksimal hem de distal üreter yerleşimli idi. Operasyon sonrası %90.4 taşsızlık sağ- lanırken, %97.1 hastada komplikasyon gerçekleşme- miştir. Hastaların genel demografik ve klinik verileri gösterilmiştir (Tablo 1).
Grup 1’de 582 (%69.2) erkek, 259 (30.8%) kadın; grup 2’de ise 27 (%65.9) erkek ve 14 (%34.1) kadın hasta bulunmaktaydı (p=0.730). Grup 1 için yaş ortalaması 44.5±15.0 iken, grup 2 için 50.0±15.0 olarak hesaplandı ve grup 2’de yaş ortalaması daha yüksekti (p=0.023).
Gruplar VKİ, ESWL öyküsü, taş cerrahisi öyküsü ve üreter kateterizasyonu öyküsü açısından karşılaştı- rıldığında anlamlı fark görülmedi (sırasıyla p=0.167, p=0.427, p=1.000 ve p=0.554). Sistemik hastalıklar ve taş hastalığı öyküsü grup 2’ de anlamlı olarak daha faz- la idi (sırasıyla %41,5 vs %23.1; p=0.013 ve %%75.6 VS %41.6; p˂0.001). Grupların demografik veriler ve taş hastalığı özgeçmişleri açısından karşılaştırılması göste- rilmiştir (Tablo 2).
Grup 1’de 291 (%34.6) proksimal, 550 (%65.4) distal, grup 2’de ise 9 (%22.0) bilateral proksimal, 23 (%56.1) bilateral distal ve 9 (%22.0) hem proksimal hem de distal üreter taşı mevcuttu (p˂0.001). Grup 1 için ortalama taş alanı 70.9±52.6 mm2 iken grup 2’de ise kümülatif olarak 271.1±180.2 mm2 hesaplandı ve anlamlı olarak daha büyüktü (p˂0.001). Gruplar arasında NCCT’de hesaplanan HU değerleri açısın- dan anlamlı fark yoktu (grup 1=755.7±375.3 ve grup 2=899.4±340.1; p=0.052). Gruplar arasında toplayıcı sistemde dilatasyonu, tanıda kullanılan görüntüleme tekniği, litotriptör türü, üreteral J stent ve üreter ka- teteri yerleştirilmesi açısından fark yoktu (sırasıyla p=0.578, p=0.985, p=0.532, p=0.130 ve p=1.000). Operasyon süresi grup 2 ‘de anlamlı olarak daha uzun idi (36.0±19.3 dk vs 48.9±23.7 dk.; p˂0.001). Grup 1 de genel anestezi, 50 (%5.9) hastada uygulanırken, grup 2’de ise anlamlı olarak daha fazla olmak üzere 7 (%17.1) hastada tercih edildi (p=0.013). Postoperatif 1. gün analjeziğe, grup 1’de 127 (%15.1) hasta ihtiyaç duyar- ken, grup 2’de 12 (%29.3) hastanın ihtiyacı oldu ve fark anlamlıydı (p=0.025). Yatış süresi grup 1’de 1.4±1.3 gün iken, grup 2’de 2.1±2.6 gün olup istatistiksel fark yoktu (p=0.082). Preoperatif serum kreatinin değeri grup 1’de 1.0±0.4 mg/dL iken, grup 2’de ise 1.8±1.9 mg/ dL ile anlamlı şekilde daha yüksekti (p=0.009). Posto- peratif serum kreatinin değeri açısından ise gruplar arasında fark yoktu (grup 1’de 1.0±0.3 mg/dL vs grup 2’de 1.1±0.4 mg/dL; p=0.286). Taşsızlık oranı açısından da gruplar arasında fark saptanmadı (Grup 1=%90.6 ve Grup 2=%85.4; p=0.274). Grup 1’de 816 (%97.0) hastada, grup 2’de ise 40 (%97.6) hastada komplikasyona rastlanmadı ve gruplar arsında fark yoktu (p=0.970). Grupların mevcut taş ve operasyon verileri açısından karşılaştırması ve komplikasyon detayları gösterilmiş- tir (Tablo 3 ve Tablo 4).
Taş yerleşiminin (unilateral / bilateral) operasyon başarısı (taşsızlık) üzerindeki etkisi, olası karıştırıcı değişkenler olan yaş, cinsiyet ve VKİ değişkenleri açı- sından kontrol edilerek tablo 5’de sunulmuştur. Tek değişkenli analizlerde olduğu gibi bu tabloda sunulan lojistik regresyon analizi sonuçları da taş yerleşiminin operasyon başarısı üzerinde etki bir değişken olmadı- ğını göstermiştir (p=0.322).